zij – Turkish Translation – Keybot Dictionary

Spacer TTN Translation Network TTN TTN Login Deutsch Français Spacer Help
Source Languages Target Languages
Keybot 51 Results  ar2006.emcdda.europa.eu  Page 6
  Hoofdstuk 8: De monitor...  
Dit zorgt voor de conceptuele helderheid die nodig is om rapportage op basis van de beschikbare gedragsmetingen beter mogelijk te maken, maar het gaat voorbij aan het feit dat individuele drugsgebruikers dikwijls een hele reeks illegale en legale middelen hebben gebruikt of nog steeds gebruiken, en dat deze gebruikers ook van meer dan een drug problemen zouden kunnen ondervinden. Zij kunnen de ene soort drugs inwisselen voor een andere, na verloop van tijd van voorkeursdrug veranderen of verschillende soorten drugs combineren.
Uyuşturucu kullanımı hakkındaki çoğu raporlama, geçerli pratik ve yöntemsel sebeplerle, her maddeyi ayrı olarak tanımlamaktadır. Bu durum, mevcut davranışsal ölçütlere dayanan raporlamayı kolaylaştırmak için gerekli olan kavramsal netliği sağlamakta ama farklı uyuşturucu kullanıcılarının çoğunlukla bir dizi yasadışı ve yasal madde kullanıyor veya kullanmış olabileceği ile ayrıca birden fazla uyuşturucuyla sorun yaşıyor olabileceği gerçeğini göz ardı etmektedir. Bu kullanıcılar bir uyuşturucu türünü bir diğerinin yerine kullanabilir veya tercih ettikleri uyuşturucuyu zaman içerisinde değiştirebilir veya birbirini tamamlayıcı olarak kullanabilirler. Bu çeşit bir karmaşıklık, analiz farklı zamanlardaki uyuşturucu tüketiminin basit davranışsal ölçütleriyle sınırlandırılmış olsa dahi, bir izleme sistemi için son derece zordur. Sorunlu ve bağımlı kullanım kavramları da eklendiği takdirde, bu karmaşıklıklar daha da artmakta ve beslenen analize olanak vermek için Avrupa düzeyinde çok az sağlam veri bulunmaktadır. Buna rağmen, bazı ülkelerde, birincil maddeye göre sınıflandırılması zor olan ve hem yasadışı hem de yasal maddeler kullanmalarından kaynaklanan sorunlar yaşıyor olabilecek, önemli bir kronik sorunlu uyuşturucu kullanıcısı nüfusu bulunması olasıdır. Bu sorunu ele almak, çoklu uyuşturucu kullanımı şekillerinin daha iyi anlaşılmasını ve bu anlayışın ulusal ve Avrupa düzeyinde raporlamayı geliştirmeye yönelik uygulanmasını gerektirmektedir.
  Voorwoord  
Ondanks de verschillen tussen de lidstaten in de details van de drugsproblematiek waar zij elk mee te kampen hebben en in hun prioriteiten voor actie bestaat er algemene overeenstemming over het belang van het delen van informatie en samenwerking om de drugstoevoer terug te brengen alsook over de noodzaak toevoerbeperkende activiteiten in evenwicht te brengen met vraagbeperkende maatregelen; in toenemende mate bestaat er ook consensus over de noodzaak zich te laten leiden door bewijzen bij het maken van moeilijke keuzen over programma’s en actiemaatregelen die het meest in het belang van de burgers zijn.
Mevcut bilgiler bize sürekli dikkatli olma gereğini ve rahatlamanın tehlikelerini hatırlatmaktadır. Bu raporda uyuşturucuya bağlı HIV enfeksiyonları ve uyuşturucuya bağlı ölümlere ilişkin olarak uyarılar yer almaktadır. Bununla beraber, genel olarak Avrupa’da, bu gibi sorunlara eğilmek için olağanüstü çabalar gösterilmiş ve somut ilerlemeler kaydedilmiştir. Bu durum, Avrupa’da politika yapıcıların güç tercihlerde bulunmak durumunda kalmış oldukları ve eldeki kanıtları dikkatle inceledikten sonra da bu tercihleri yaptıkları anlamına gelmiştir. Böylesi bir politika perspektifi alkışlanmalıdır. Dünyadaki uyuşturucu sorunu tartışmasında, dengeli ve kanıt esaslı bir yaklaşım ihtiyacına ilişkin görüşler de oldukça fazladır. Avrupa’da, belki de başka hiçbir yerde olmadığı kadar, bu konuşmalar gerçek olmuştur. Üye Devletlerimiz arasında, her birinin karşı karşıya olduğu uyuşturucu sorununun ayrıntılarındaki ve eyleme yönelik önceliklerindeki farklılıklara rağmen, uyuşturucu arzını azaltmak üzere bilgi paylaşımı ve işbirliği yapmanın önemi için olduğu kadar, arz azaltma faaliyetlerini talep azaltma tedbirleriyle dengeleme ihtiyacına yönelik de ortak bir fikir birliği bulunmaktadır ve hangi program ve eylemlerin vatandaşlarımız için en iyi faydayı sağlayabileceğine dair zor kararların alınmasında kanıt esaslı hareket etme gereğine ilişkin olarak da mutabakat artmaktadır. Bu Avrupa yaklaşımı yalnızca Avrupa’nın yeni uyuşturucu stratejisinde değil, aynı zamanda Üye Devletlerimiz’in kabul etmiş olduğu ulusal uyuşturucu stratejilerinde, Avrupa’dan bu konu hakkında çıkan daha güçlü ve ortak seste ve EMCDDA’nın çalışmalarında da kendini göstermekte olup, biz de Avrupa’daki uyuşturucu sorunu hakkındaki mevcut bilgilerin tarafsız ve bilimsel açıdan sıkı bir analizini sunmak yoluyla bilgilendirilen politika yapıcılığını kolaylaştırmak konusunda üzerimize düşeni yerine getirmeye çalışmaktayız.
  Hoofdstuk 2: De aanpak ...  
Zo wordt in het Verenigd Koninkrijk in een beleidsstuk (ACPO Drugs Committee, 2002) ook geadviseerd de politie enkel in te zetten op terreinen waarvoor zij de expertise in huis heeft (veiligheid, wetsovertredingen, openbare orde) en haar niet te betrekken bij specifieke onderwijsmaatregelen inzake drugs.
Okul esaslı önlemede polisin rolü tartışmalı bir konudur. Belçika’da, Fransız Topluluğu, sağlık teşviki ve koruma politikasının okul yetkilileri tarafından uygulanması gerektiğini ve önleme programlarına polisin karışmaması gerektiğini düşünmektedir. Ayrıca, Birleşik Krallık'ta da, bir politika belgesi (ACPO Uyuşturucu Komitesi, 2002), polisin sadece uzmanlık alanları dahilinde (güvenlik, suçlar, asayiş) hareket etmesini ve özel uyuşturucu eğitimine karışmamasını önermektedir. Buna uygun olarak, Portekiz bir yakın takip programı olan Escola Segura’yı (güvenli okul) yürütmeyi sürdürmektedir. 2004/05 okul yılı boyunca, gece gündüz yakın takip ve suçtan caydırma amacıyla, toplamda 320 polis memuru özel olarak okul ortamlarına tahsis edilmiştir. Fransa’da, kanun uygulayıcı servisler tarafından genç veya yetişkin nüfuslarla irtibat kurmak üzere eğitilen uzmanlar, talep üzerine okul veya diğer kurumlara ziyarette bulunmaktadır. Ancak, bazen ters etki yapabileceğinden dolayı uyuşturucu eğitiminin üniformalı polis memurları tarafından verilmemesi gerektiği yolundaki tavsiyelere rağmen, okul içerisindeki polis servislerinin yürüttüğü faaliyetler bazı Üye Devletler’de hala yaygındır.
  Hoofdstuk 7: Infectiezi...  
In Frankrijk, dat pas sinds 2003 HIV-gevallen registreert, is de incidentie van HIV onder ID’s toegenomen (zij het vanaf een laag uitgangsniveau), van naar schatting 2,3 gevallen per miljoen inwoners in 2003 tot 2,9 gevallen in 2004.
HIV vakalarının yalnızca 2003’ten beri kaydedildiği Fransa’da, EUK’lar arasında HIV görülmesinde, 2003’te bir milyon kişi başına tahmini 2,3 vakadan 2004’te 2,9 vakaya, (düşük bir seviyeden itibaren de olsa) bir artış meydana gelmiştir. Bu genel olarak mevcut çalışma verilerine uygun olmasına rağmen (aşağıya bakın), yeni raporlama sistemlerinin genellikle başlangıçta istikrarsız olduğu unutulmamalıdır. Portekiz’de, EUK’lar arasında yeni teşhis konulmuş HIV vakalarında önceden kaydedilmiş olan bariz bir düşüş, bir milyon kişi başına 98,5 milyon HIV enfeksiyonu vakası – AB’deki en yüksek oran – görüldüğünü ortaya çıkaran 2004 verileri karşısında kuşku konusu olmuştur (186). Birleşik Krallık'ta, EUK’lar arasında HIV görülmesi yavaş yavaş artmış olmakla beraber, şimdi yılda bir milyon kişi başına 2,5 vakanın altında bir oranda dengelenmiştir. İrlanda’da, hastalığın görülme oranı 1990’ların sonlarında artarak 2000’de yılda bir milyon başına 18,3 vakayla doruğa ulaşmış, 2001’de milyon başına 9,8’e inmiş ve akabinde 2004’te milyon başına 17,8 vakaya çıkmıştır.
  Hoofdstuk 3: Cannabis  
Specifieke centra voor drugscounseling zijn wijdverbreid in Duitsland, Frankrijk en Nederland. Sinds januari 2005 zijn er meer dan 250 “cannabis consultatie”-klinieken opgezet in de Franse departementen.
Özel uyuşturucu danışmanlık merkezleri Almanya, Fransa ve Hollanda’da yaygındır. Ocak 2005’ten beri, Fransa topraklarında 250’nin üzerinde ‘esrar danışma’ kliniği kurulmuştur. Esrar veya başka uyuşturucular kullandıklarından ötürü zorluklar yaşayan 13 ila 19 yaşındaki gençler ile anne babalarını hedefleyen bu servisler anonim, bedava ve herkese açıktır. Kolay erişim için Fransa’nın belli başlı şehirlerinde bulunmaktadırlar. Danışma servisleri, bağımlılıklarla ilgili değerlendirme araçlarının kullanımı ve kısa müdahaleler üzerine eğitim görmüş olmanın yanında, özel bakım gerektiren hastalara uygun sosyal, tıbbi veya psikiyatrik servisleri de saptayabilen uzmanlar tarafından verilmektedir. Bu yeni türdeki yapı bir takip araştırmasına tabi olacaktır. İlk 2 veya 3 çalışma ayından elde edilen ilk veriler ayda 3.500-4.000 bireyin katılımını göstermekte olup bunların 2.000-2.500’ü esrar kullanıcısıdır (diğerleri anne babalar, akrabalar ve gençlik çalışanlarıdır). Alternatif stratejilerin yaklaşık 10 grup oturumuyla kısa ama yapılandırılmış kurslar sunması beklenmektedir (Almanya, Danimarka, Hollanda, Avusturya). Bunun bir elkitabı olan SKOLL (öz kontrol eğitimi), bir Hollanda-Almanya projesi olan EUREGIO tarafından çıkarılmıştır.
  Hoofdstuk 5: Cocaà¯ne e...  
Cocaïne is na opioïden en cannabis de drug die het meest wordt genoemd als reden om in behandeling te gaan; de drug was in 2004 goed voor ongeveer 8 % van alle aanvragen voor behandeling in de gehele EU (151). Er zij op gewezen dat Spanje, een land dat over het algemeen een hoge vraag naar behandeling vanwege cocaïne rapporteert, nog geen gegevens heeft geleverd.
Kokain, opioidler ve esrardan sonra en çok tedaviye başlama sebebi olarak bildirilen uyuşturucu olup 2004’te tüm AB’deki tedavi taleplerinin % 8’ine karşılık gelmektedir (151). Kokain için genellikle yüksek tedavi talepleri bildiren bir ülke olan İspanya’nın henüz veri sunmamış olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Bu genel rakam ülkeler arasında büyük bir farklılığı yansıtmaktadır: çoğu ülkede kokain kullanımına bağlı tedavi talepleri oldukça düşük olmasına rağmen Hollanda’da (% 37) ve tarihsel olarak İspanya’da (2002’de % 26), kokain kullanımı için tedavi görmek isteyen bütün hastaların oranı çok daha yüksektir. Eldeki en yeni verilerde, bir grup ülke tüm hastalar içindeki kokain hastaları yüzdesinin % 5 ile % 10 arasında olduğunu rapor ederken (Danimarka, Almanya, Fransa, İrlanda, İtalya, Kıbrıs, Malta, Birleşik Krallık ve Türkiye) geri kalan ülkelerde oranlar oldukça düşüktür (152). Birkaç ülkede, tüm hastalarla karşılaştırıldığında, birincil kokain kullanımı için tedavi talep eden yeni hasta yüzdeleri daha yüksektir (153) ve genel olarak tüm yeni tedavi taleplerinin yaklaşık % 12’si kokainle bağlantılı olarak rapor edilmektedir. Kokain aynı zamanda yeni hastaların yaklaşık % 12’si tarafından ikincil bir uyuşturucu olarak rapor edilmiştir (154).
  Hoofdstuk 2: De aanpak ...  
In de huidige economische omstandigheden zou het voor veel landen lastig kunnen zijn te voldoen aan de vraag naar mogelijkheden voor arbeidsmarktintegratie voor oudere heroïnegebruikers, zelfs wanneer zij een stabiel leven leiden dankzij onderhoudsbehandeling.
Bazı ülkeler, ikame tedavisi gören büyük eroin kullanıcısı gruplarının, sosyal yeniden entegrasyon desteği ve özellikle de ücretli iş için buna karşılık gelen bir gereksinim yarattığını bildirmektedir. Mevcut ekonomik koşullar altında pek çok ülke, uyuşturucu idame tedavisinde stabilize edilmiş dahi olsalar, daha yaşlı eroin kullanıcılarının mesleki yeniden entegrasyon ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanabilir. Bu durum, söz konusu grubun içerisindeki yüksek düzeylerdeki hastalık oranı yüzünden daha da ağırlaşmaktadır.
  Hoofdstuk 6: Opioà¯deng...  
De productie van illegale opium is wereldwijd betrekkelijk stabiel gebleven tussen 1999 en 2004, behalve in 2001, toen een door het Taliban-regime uitgevaardigd verbod op de teelt van opiumpapaver in Afghanistan tot een scherpe, zij het korte productiedaling leidde.
Avrupa’da tüketilen eroin ağırlıklı olarak, yasadışı afyon arzında dünya lideri konumunu sürdüren ve 2005’te toplam yasadışı afyon üretiminin yüzde % 89’unu karşılayan Afganistan’da, daha sonra da Myanmar’da (% 7) imal edilmektedir. Toplam yasadışı afyon üretimi, Afganistan’daki Taliban rejiimi tarafından uygulanan bir haşhaş tarımı yasağının dramatik ama kısa ömürlü bir düşüşe yol açtığı 2001 haricinde, 1999 ve 2004 arasında göreli olarak sabit kalmıştır; 2005’te 4.670 ton üretildiği tahmin edilmekte olup, bu 2004’e oranla % 4’lük bir düşüş anlamına gelmektedir (CND, 2006). Tüm dünyadaki potansiyel eroin üretiminin 2005’te 472 ton olduğu tahmin edilmekteydi (2004’te 495) (UNODC, 2006).
  Hoofdstuk 8: De monitor...  
Bij al deze benaderingen wordt bij het meten aangenomen dat een percentage van de problematische drugsgebruikers “administratief zichtbaar” is, daar zij contacten hebben met uiteenlopende diensten op het gebied van behandeling en noodhulp en op justitieel en sociaal gebied.
Mevcut SUK yaklaşımı, Avrupa’daki uyuşturucu tedavi servislerinin başlıca tüketicilerini temsil eden önemli bir uyuşturucu kullanıcıları grubunun daha iyi değerlendirilmesinde son derece faydalı olmuştur. Bu yaklaşım, büyük ölçüde gizli olan bu nüfusun gerçek boyutunu öngörmeye yönelik bir dizi yöntem ve usulün geliştirilmesini canlandırmaya yaramıştır. Tüm bu yaklaşımlarda, ölçüm, sorunlu uyuşturucu kullanıcılarının bir yüzdesinin, bir dizi tedavi hizmeti, yasal ve acil durum hizmetleri ve sosyal hizmetlerle temasta olduklarından ‘yönetimsel açıdan görünür’ oldukları fikrine dayanmakta olup, yüzde bilindiği takdirde, bu görünür azınlıktan nüfusun büyüklüğünün öngörülebileceği fikrine dayanmaktadır. Bu türde dolaylı istatistiksel yöntemler, bir dizi yöntembilimsel ve pratik sebeple, düşük yaygınlıklı, damgalanmış ve büyük ölçüde gizli uyuşturucu kullanımının yaygınlığını tahmin etmek için daha az uygun olan nüfus araştırma çalışmalarını tamamlamaktadır.
  Hoofdstuk 6: Opioà¯deng...  
Eerder is al gerapporteerd dat de groep cliënten die behandeling wegens opioïdengebruik aanvraagt, ouder wordt, en die trend heeft zich in 2004 voortgezet. Bijna alle opioïdengebruikers die om behandeling vragen, zijn ouder dan 20 jaar, en bijna de helft is ouder dan 30 jaar.
Daha önce opioid kullanımı için tedavi görmek isteyen hasta nüfusunun yaşlanmakta olduğu rapor edilmiş ve bu eğilim 2004 yılında sürmüştür. Tedavi görmek isteyen opioid kullanıcılarının neredeyse tümü 20’nin ve yaklaşık yarısı da 30 yaşın üzerindedir. Avrupa düzeyinde mevcut veriler yalnızca küçük bir opioid kullanıcısı grubunun (% 7’den az) ilk yardım istediklerinde 20 yaşından genç olduğunu göstermektedir (179). Eroin kullanımı için tedavi görmek isteyen çok genç kişilere (15 yaşından küçük) dair raporlar nadiren bulunmaktadır (180). Örneğin Sofya, Bulgaristan’da 11-12 yaşında çocuklar bildirilmiştir ama genellikle eroin için tedavi talebi gençler arasında nadir gibi görünmektedir.
  Hoofdstuk 7: Infectiezi...  
In de vijftien oude lidstaten was in de jaren tachtig en in het begin van de jaren negentig een sterke stijging zichtbaar, die mogelijk samenhing met de toename van het gebruik en de injectie van heroïne. Tussen 1990 en 2000 bleef het aantal sterfgevallen ten gevolge van drugsgebruik toenemen, zij het minder sterk (Figuur 13).
AB’den elde edilen veriler uyuşturucuya bağlı ölümlerde bazı genel eğilimler ortaya koymaktadır. AB-15 Üye Devletleri arasında, 1980’lerde ve 1990’ların başlarında, olasılıkla eroin kullanımı ile enjeksiyonun yaygınlaşmasına paralel olarak, keskin bir artış görülmekteydi. 1990 ve 2000 arasında uyuşturucu ölümleri, daha az belirgin olmakla beraber, artmaya devam etmiştir (Şekil 13). Bilgi sağlayan Üye Devletler’deki (eski ve yeni çoğu Üye Devlet) uyuşturucuya bağlı ölümlerin yıllık toplam sayısı 1995’te 8.054’ten 2000’de 9.392’ye çıkarak % 14’lük bir artış göstermiştir.
  Hoofdstuk 5: Cocaà¯ne e...  
In Europa zijn schadebeperkende maatregelen ten aanzien van cocaïnegebruik slechts beperkt ontwikkeld. Hier zou nu verandering in kunnen komen, want door een groeiende bewustwording van zowel de omvang van het cocaïnegebruik als de problemen die ermee samenhangen wordt het interessanter om maatregelen te ontwikkelen waarmee aan de behoeften van cocaïnegebruikers tegemoet kan worden gekomen.
Avrupa’da, kokain kullanımını hedefleyen hasar azaltma yaklaşımlarının gelişimi sınırlı olmuştur. Kokain kullanımının yaygınlığına ve buna bağlı sorunlara dair artan bilinçlenme kokain kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap verecek tepkiler geliştirilmesine yönelik ilgiyi artırdığından, bu durum artık değişiyor olabilir. Önleme ve hasar azaltma yaklaşımlarının kokain kullanımına bağlı riskleri azaltmaktaki değeri yeterince araştırılmamıştır ama bu yaklaşımın geliştirilmesi için bazı alanların potansiyeli olabilir. Örneğin, kokain kullanıcılarının, kokain ve alkol kombinasyonlarının artmış toksisitesi, kokain kullanımının kalp damar sorunlarıyla potansiyel bağlantısı veya kullanıcıların HIV enfeksiyonu riskine daha çok maruz kalmasına yol açan davranış zincirleri veya bir kaza ya da şiddet suçunun mağduru olmak gibi konuları ele alan müdahalelerden faydalanabilmeleri mümkün olacaktır. Kokain kullanımı hızla artabildiğinden, kullanıcıları uyuşturucu kullanmalarına bağlı olarak olumsuz sonuçlarla karşılaşmaya başlayabilecekleri gerçeğine karşı uyarabilecek kısa müdahaleleri araştırmak da önemli olabilir.
  Commentaar ‘“ het drugs...  
Deze toenemende tendens van heroïneonderscheppingen toont niet alleen duidelijk aan hoe belangrijk gecoördineerde acties tegen drugshandel op een breder Europees niveau zijn, ook werpt zij belangrijke vragen op over de impact van de toegenomen heroïneproductie op de Europese markt.
Avrupa’da tüketilen eroin ağırlıklı olarak Afganistan’da imal edilmektedir. Avrupa tüm dünyada en büyük miktarlarda eroinin ele geçirildiği yer olmaya devam etmektedir ve Güneydoğu Avrupa ülkelerindeki (özellikle Türkiye) ele geçirme vakalarının sayısındaki artışın bir sonucu olarak, bu bölge el konulan miktar anlamında Batı ve Orta Avrupa’yı geçmiştir. Eroin ele geçirme vakalarındaki bu artan eğilim sadece daha geniş Avrupa düzeyinde yasadışı ticaretle mücadeleye yönelik koordine eylemin önemini vurgulamakla kalmayıp, aynı zamanda artan eroin üretiminin Avrupa pazarı üzerindeki etkisi hakkında da önemli sorulara yol açmaktadır. Ortalama saflığa ilişkin olarak net bir eğilim görülmemektedir; ancak enflasyona göre düzeltilmiş 5 yıllık fiyat eğilimi (1999-2004) pek çok ülkede düşüş göstermektedir. Yine de Avrupa’da eroin daha hazır bulunur ve daha ucuz olmakla beraber, bunun genel tüketim düzeylerini etkilediğine dair henüz kanıt bulunmamaktadır. Genel göstergeler, yeni eroin kullanımı vakaları oranının Avrupa’da, muhtemelen dengeli bir durum içerisinde, hala düştüğüne işaret etmekte olup opioid sorunu olanların ciddi bir bölümü artık, en azından bazı ülkelerde, ikame tedavisi görmektedir. Tedaviye yeni başlayanlar arasında ciddi bir opioid sorunu olanların sayısı çoğu ülkede düşmektedir. Bununla beraber, bu geçmişte de epidemik kullanım dalgaları görülmüş bir alan olduğundan rahatlamaktan kaçınmak gerekmektedir.
  Hoofdstuk 1: Beleid en ...  
Het percentage drugsdelicten dat met deze strafbare feiten verband houdt ten opzichte van het totaal aantal drugsdelicten is in deze periode eveneens gestegen in de meeste rapporterende landen, zij het over het algemeen in lichte mate, behalve in Cyprus, Polen en Finland, waar een sterker stijgende lijn werd gemeld.
Aynı 5 yıllık dönemde, kullanmak/kullanmak üzere bulundurmak suçlarının sayısı, düşen bir eğilim bildiren İtalya, Portekiz, Slovenya, Bulgaristan ve Türkiye (19) dışındaki tüm rapor eden ülkelerde genel olarak artış göstermiştir. Bu gibi suçlara karşılık gelen tüm uyuşturucu kanunu suçlarının payı da, daha çok yukarı doğru eğilimlerin bildirildiği Kıbrıs, Polonya ve Finlandiya dışında artış oranı genellikle düşük olmasına rağmen, çoğu rapor eden ülkede gene artış göstermiştir. Ancak, Lüksemburg, Portekiz, Bulgaristan ve Türkiye’de, kullanmak/kullanmak üzere bulundurmaya bağlı uyuşturucu suçlarının oranı genel olarak düşmüştür (20).
  Hoofdstuk 1: Beleid en ...  
In Italië zijn recentelijk (februari 2006) wijzigingen in de wetgeving doorgevoerd waarbij: het aantal categorieën drugs is teruggebracht van zes naar twee (alle stoffen waarvoor geen therapeutische toepassing bestaat zijn samengevoegd, waarmee het onderscheid tussen hard drugs en soft drugs is komen te vervallen); een duidelijke scheiding is aangebracht tussen eigen gebruik en handel; de sancties zijn herzien, zodat nu ook huisarrest en taakstraffen tot de mogelijkheden behoren; en waarbij de toegang tot alternatieve straffen verruimd is.
İtalya’da, mevzuattaki yeni değişiklikler (Şubat 2006) uyuşturucuyu yeniden sınıflandırarak altı değil, iki ana gruba ayırmış (tedavi amaçlı kullanımı olmayan tüm maddeler birlikte gruplandırılarak, ağır ve hafif uyuşturucu kavramı tamamen ortadan kaldırılmıştır); kişisel kullanım ve ticaret arasındaki eşiği belirlemiş; yaptırımları ev hapsi ile kamu hizmetini içerecek şekilde gözden geçirmiş ve hapis cezasına alternatiflere erişimi artırmıştır. Buna ek olarak, artık tüm uyuşturucu kullanıcılarının gördükleri tedavinin türü ve yeri ile uyuşturucu bağımlısı olduklarını belgeleyen kurumları özgürce seçme hakları bulunmakta olup, bu hizmetler artık yalnızca kamu sektörü tarafından sağlanmamaktadır.
  Hoofdstuk 1: Beleid en ...  
In Italië zijn recentelijk (februari 2006) wijzigingen in de wetgeving doorgevoerd waarbij: het aantal categorieën drugs is teruggebracht van zes naar twee (alle stoffen waarvoor geen therapeutische toepassing bestaat zijn samengevoegd, waarmee het onderscheid tussen hard drugs en soft drugs is komen te vervallen); een duidelijke scheiding is aangebracht tussen eigen gebruik en handel; de sancties zijn herzien, zodat nu ook huisarrest en taakstraffen tot de mogelijkheden behoren; en waarbij de toegang tot alternatieve straffen verruimd is.
İtalya’da, mevzuattaki yeni değişiklikler (Şubat 2006) uyuşturucuyu yeniden sınıflandırarak altı değil, iki ana gruba ayırmış (tedavi amaçlı kullanımı olmayan tüm maddeler birlikte gruplandırılarak, ağır ve hafif uyuşturucu kavramı tamamen ortadan kaldırılmıştır); kişisel kullanım ve ticaret arasındaki eşiği belirlemiş; yaptırımları ev hapsi ile kamu hizmetini içerecek şekilde gözden geçirmiş ve hapis cezasına alternatiflere erişimi artırmıştır. Buna ek olarak, artık tüm uyuşturucu kullanıcılarının gördükleri tedavinin türü ve yeri ile uyuşturucu bağımlısı olduklarını belgeleyen kurumları özgürce seçme hakları bulunmakta olup, bu hizmetler artık yalnızca kamu sektörü tarafından sağlanmamaktadır.
  Hoofdstuk 8: De monitor...  
Met name de substitutiebehandeling voor opioïden, waarbij mensen langdurig in doorlopende behandeling worden genomen (opgemerkt zij dat dit niet is weergegeven in deze diagrammen, waarin alleen de cliënten zijn weergegeven die in het betreffende jaar in behandeling gaan) zorgt voor een groter aandeel van opioïden in de huidige behandelomvang in vergelijking met nieuwe cliënten.
Bu değişen konum, opioide bağlı sorunları olanlar için son derece genişletilmiş tedavi hizmetlerinin yanı sıra tedavi servislerinin raporlama kapsamlarının artması gerçeğiyle birlikte anlaşılmalıdır. Özellikle, kişileri uzun vadeli sürekli bakıma kilitleyen opioid ikame tedavisi (bunun, yalnızca içinde bulunduğumuz yılda tedaviye başlayanları gösteren bu şemalarda gösterilmediğini unutmayın), opioidlerin tedaviye yeni başlayanlara oranla mevcut tedavi yükündeki rolünü vurgulamaktadır. Herşeye rağmen, pek çok ülkede, bugün Avrupa’da yeni bir uyuşturucu sorunu geliştirilenlerin, en azından kullandıkları maddeler anlamında, daha heterojen olmaları ihtimali geçmişte olduğundan daha fazladır.
  Hoofdstuk 8: De monitor...  
Met name de substitutiebehandeling voor opioïden, waarbij mensen langdurig in doorlopende behandeling worden genomen (opgemerkt zij dat dit niet is weergegeven in deze diagrammen, waarin alleen de cliënten zijn weergegeven die in het betreffende jaar in behandeling gaan) zorgt voor een groter aandeel van opioïden in de huidige behandelomvang in vergelijking met nieuwe cliënten.
Bu değişen konum, opioide bağlı sorunları olanlar için son derece genişletilmiş tedavi hizmetlerinin yanı sıra tedavi servislerinin raporlama kapsamlarının artması gerçeğiyle birlikte anlaşılmalıdır. Özellikle, kişileri uzun vadeli sürekli bakıma kilitleyen opioid ikame tedavisi (bunun, yalnızca içinde bulunduğumuz yılda tedaviye başlayanları gösteren bu şemalarda gösterilmediğini unutmayın), opioidlerin tedaviye yeni başlayanlara oranla mevcut tedavi yükündeki rolünü vurgulamaktadır. Herşeye rağmen, pek çok ülkede, bugün Avrupa’da yeni bir uyuşturucu sorunu geliştirilenlerin, en azından kullandıkları maddeler anlamında, daha heterojen olmaları ihtimali geçmişte olduğundan daha fazladır.
  Hoofdstuk 8: De monitor...  
Er zij in dit verband op gewezen dat de indicator voor problematisch drugsgebruik alleen een aanzienlijke subgroep in kaart brengt van alle mensen die kunnen worden beschouwd als personen met enigerlei drugsprobleem.
SUK’un bu tanımı, uyuşturucu tüketim alışkanlıklarına dayanan salt davranışsal bir tanım olup hiçbir anlamda sorunları açıkça ölçmemektedir. Buna rağmen, bu şekilde davranan bir kişinin daha genel bir ‘sorunlu kullanıcı’ kavramına dahil olmasının son derece olası olduğu anlayışıyla çeşitli bağımlılık kavramlarıyla bağlantılıdır. Bu anlamda SUK göstergesinin yalnızca her hangi türde bir uyuşturucu sorununa sahip olarak düşünülebilecek kişilerin önemli bir alt grubunu değerlendirdiğini göz önünde bulundurmak önemlidir. Bununla birlikte, yaklaşımın yararları da vardır: davranışsal olarak belirlenen bir kavram olarak, aşağıdakileri sağlar:
  Hoofdstuk 1: Beleid en ...  
In deze wet is vastgelegd wat de taken van de verschillende overheidsorganen zijn bij het toezicht op de naleving van de regelgeving voor drugs, bij de tenuitvoerlegging van maatregelen ter bestrijding van drugsmisbruik en drugshandel, en bij onderzoek.
Bulgaristan’da yeni Narkotik Maddeler ve Öncüller Kontrol Kanunu, Haziran 2004’te kabul edilmiştir. Bu Kanun, uyuşturucu için düzenleyici usüllerin denetimi, uyuşturucu alışkanlığı ve ticaretine karşı tedbir alınması ile araştırma konularında devlet organlarının işlevini belirlemektedir. Ek bir değişiklik, bağımlıların tek bir dozla yakalandıkları takdirde, cezai yükümlülükten muafiyetlerini kaldırmıştır (ayrıntılar aşağıdadır).
Arrow 1 2 3 4 5 6